Tüp Bebek

Erken Menopoz ve Tüp Bebek

Menopoz Nedir?

Menopoz dönemi genellikle 45 – 50 yaş arasında kabul edilen bir olgudur. Bu yaşlarda oluşan menopoz dönemi doğurganlık özelliğinin bitişi olarak kabul edilmektedir. Menopoza giren bir kadın artık çocuk doğurma özelliğini kaybetmiş demektir. Ancak 35 – 40 yaş altı kadınlarda kesilen adet kanamaları erken menopoz olarak adlandırılmaktadır. Bu durum ile karşı karşıya kalan kadınların bazıları kendiliğinden gebe kalabilirken bazıları ise yardımcı üreme tedavileri (tüp bebek) ile gebe kalmaktadır.

Yardımcı üreme tedavilerinde en başarılı olan yöntem ise tüp bebek yöntemidir. Erken menopoz ile karşı karşıya kalan kadınlarda yumurtlama tedavileri ya da üreme tedavileri kadınların gebe kalma şansını pek artıramamaktadır.

Kadının adet döngüsü 1 yılı geçmiş ve bu süre içinde kanama olmamış ise menopoz tanısı konabilir. Erken menopoz hariç normal menopozun geri dönüşü gibi bir ihtimali söz konusu değildir. Artık doğurganlık özelliği kaybedilmiştir ve kadının gebe kalma gibi şansı yoktur. 

Menopozun Teşhisi

Eğer 1 yıl geçtikten sonra kanama oluşursa durum normal kabul edilmez. Bu durumda gerekli inceleme ve muayenelerin yapılması gerekir. Menopoz aslında yumurtalıklarda yer alan folliküllerin tamamen tükenmesi demektir. Yumurtalıklarda bulunan folliküller ergenlik çağı itibari ile üreme döneminde hem içeriğinde bulunduğu yumurtalarda olgunlaşmayı sağlar hem de östrojen üretimini gerçekleştirir. Follikülün çatlaması ile yumurta kanallara ilerleyerek follikülün merkezinde oluşan sarı cisim de progesteron hormonu üretir.

Menopoz döneminde folliküllerin tükenmesi ile yumurta oluşmaz ve kadın gebe kalamaz. Aynı zamanda östrojen ve progesteron üretimi sağlanamaz ve rahim içi tabakası kalınlaşarak dökülme gerçekleşmez. FSH ve LH hormonlarının kan testi ile ölçülmesi sonucu hormonlarda oluşan değişimler menopoz teşhisini doğrular.

Menopoz Tedavisi

Cerrahi işlemlerin sonucu yumurtalıkların alınması cerrahi menopoz olarak adlandırılır. Bu durumda yumurtalıklardan hiçbir şekilde yumurta çıkmaz ve östrojen ve progesteron üretimi olmaz. Ancak cerrahi ile yalnızca rahmin alınması menopoza neden olan bir durum değildir. Kanser tedavisi sonucu kemoterapi ve radyoterapi yine menopoza neden olan bir durumdur.

40 yaş altında bir kadında erken menopozun tanısını koymak önemlidir. Küçük ovarian yetmezliği erken menopozdan daha farklı gelişen bir durumdur. Bu sorun ile karşı karşıya kalan bir kadında adet kanaması kendiliğinden tekrar oluşabilir ve hiçbir yardımcı üreme tedavisine gerek kalmadan gebe kalabilir. Bu hasta gruplarında yumurtalıklarda bulunan folliküller tamamen tükenmiştir ya da her hangi bir bozukluğa uğramıştır. Bu hastalığın genetik olduğu da düşünülmektedir. Ailesinde bu tür bir sorun olan kadınların % 20’ sinde bu hastalık görülmektedir.

Ufak overiyen yetmezliğinde kadınlar adet görmeyebilir ya da adetleri çok düzensiz olabilir. Aynı normal menopoz dönemindeki gibi, ateş basması, cinsel isteksizlik, cinsel birliktelikte ağrı ya da kısırlık gibi belirtiler görülür. Hormon seviyeleri de tıpkı normal menopozdaki gibidir. Bu grup hastalarda da kısırlık sorunu tedavi ile çözümlenemez ise çare olarak tüp bebek uygulanmalıdır.

Sıla Yılmazer

Ben Sıla Yılmazer, tutkulu bir kadın doğum hemşiresi olarak kadın sağlığına adanmış bir sağlık profesyoneliyim. Doğum hemşiresi olma yolculuğuma İstanbul'da doğup büyüyerek başladım. İnsanlara yardım etme ve sağlık alanında hizmet verme tutkumu genç yaşlarda keşfettim ve bu beni doğum hemşiresi olmaya yönlendirdi. Üniversite eğitimimi birinci sınıf bir üniversitede tamamladım ve kadın doğum hemşiresi olarak nitelikli bir uzmanlık kazandım. Kariyerime bir doğum kliniğinde başlamamın ardından anne adaylarına destek olmak için sabırsızlanıyorum. Onların yanında olmak, doğum sürecinde rahatlamalarını sağlamak ve güvende hissetmelerini sağlamak benim için en önemli önceliklerden biridir. İşimi yaparken empati yeteneğimi kullanarak anne adaylarına duygusal ve fiziksel destek sunmaya çalışıyorum. İletişim becerilerimle her bir anne adayıyla etkili bir iletişim kurarak ihtiyaçlarını anlamaya çalışıyor ve onları yönlendirerek doğum sürecinde rahatlatıcı teknikler uygulamalarını sağlıyorum. Kadın sağlığı ve doğum süreci konularında sürekli olarak kendimi güncel tutmak için araştırmalar yapmaya ve mesleğimdeki en son gelişmeleri takip etmeye önem veriyorum. Amacım, her anne adayının sağlıklı ve olumlu bir doğum deneyimi yaşamasını sağlamak ve onlara destek olmak için elimden gelenin en iyisini yapmaktır. Kadınların doğum sürecinde güvende hissetmeleri, onları rahatlatmamıza ve sağlıklı bir başlangıç yapmalarına yardımcı olur.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu