Kısırlık

Kısırlık Nedir ? Nasıl Olur ?

Her korunmasız cinsel birliktelik gebelikle sonuçlanmayabilir. Kısırlığa neden olabilecek herhangi bir sorunu olmayan bir çiftin bile bir aylık dönem içerisinde gebe kalma olasılığı yaklaşık %20-25’ tir.

Bir çiftin gebe kalması için:

  • Kadında yumurtlamanın olması
  • Erkekte yumurtayı dölleme yeteneğine sahip, hareketli ve kaliteli sperm üretilmesi
  • Yumurtanın spermle birleşip, rahim içine ulaşabilmesi için rahim kanallarının sağlam, açık ve çalışır durumda olması
  • Döllenmiş olan yumurtanın yerleşeceği düzgün, sağlıklı rahim iç duvarının olması gereklidir.

12 aylık bir süreçte çiftlerin %80-90’ ı gebe kalır fakat bundan sonraki dönemde gebe kalınma ihtimali azalır. Kısırlık, düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye rağmen, 35 yaşından genç kadınların 12 ay içerisinde ve 35 yaşından fazla olanların ise 6 ay içerisinde gebe kalamaması durumudur. Kısırlığın çeşitli nedenleri olmakla birlikte bir çifti etkileyen tıbbi bir durumdur. Çiftlerin yaklaşık %10-15’ i
kısırlık sorunu ile karşı karşıya kalırlar. Kısırlık kadın kaynaklı, erkek kaynaklı olabileceği gibi her iki çiftin aynı anda sorunundan kaynaklanabilir.

Kısırlık oranları

  • Kadın kısırlığı- %40
  • Erkek kısırlığı- %26
  • Açıklanamayan- %28
  • Koitus problemi %6

Kısırlık Nedenleri

Kisirlik Asiri Kilo
Kısırlık – Aşırı Kilo

KISIRLIĞA YOL AÇAN FAKTÖRLER NELERDİR?

Aşırı kilo ve zayıflık doğurganlığı etkiler mi?

Aşırı kilo ve zayıflık adet düzensizliklerine yol açan bir faktördür. Zayıflık ve şişmanlık yumurtlama fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek kısırlığa neden olabilir. İdeal kilolara sahip olmak ve bu kiloları muhafaza etmek gebeliğin oluşması için önemli bir ayrıntıdır.

Kilo problemlerinin yanı sıra beslenme bozuklukları da yine gebeliği olumsuz etkileyen faktörler arasındadır. Normal kilolara ulaşabilmek için sağlığı olumsuz etkilemeyecek diyetle ve egzersizler yapmak ve gerekirse uzman kişilerden yardım almak gerekir. Diyet uygulayan kişilerin kahve, kola gibi vücuda zarar veren içeceklerden uzak durması gerekir.

Erkete görülen sperm ile alakalı bozukluklar yine gebeliği olumsuz etkileyen faktörler arasında yer almaktadır.

Uyku ile alakalı problemler gebeliği etkiler mi?

Uzun süre uyanık kaldıktan sonra günün büyük bir kısmını uyku ile geçirmek yumurtlama fonksiyonlarında bozukluklara yol açabilir. Uyku ile alakalı problemler stres ve yorgunluğa neden olarak vücut direncini azaltır. Vücut direncinin azalması ile beraber adet düzensizlikleri ile karşı karşıya kalınabilir. Bu durum yine gebe kalmayı engelleyerek kısırlık problemine neden olabilir. Gebelik oluşsa bile sağlıklı bir gebelik dönemi geçirmek için uyku düzeni dikkate alınmalıdır.

Stres ve kısırlık

Stres yumurtalıklarda olumsuz etkilere neden olduğu için kısırlığı tetikleyen bir faktördür. Kısırlık sebepleri arasında stres ile sıklıkla karşılaşılır. Stressiz bir yaşam seçmek gebelik şansını büyük oranda artırır. Stres kısırlık tedavisi olarak uygulanan yardımcı üreme tedavilerinde de başarı şansını azaltan bir faktördür.

Sigara ve alkolün kısırlığa etkisi

Sigara kadın ve erkek üreme sisteminde olumsuz etki bırakan bir maddedir. Aşırı tüketilen sigara ve alkol üreme fonksiyonunda işlev bozukluklarına neden olabilir. Sigara yardımcı üreme tedavilerinde de başarı şansını azaltan faktörler arasında yer almaktadır. Sigara yine kadınlarda erken menopoza yol açan bir etkendir. Sigaraya rağmen oluşan gebeliklerde erken doğum, düşük ağırlıklı bebekler, ani bebek ölümleri ve düşük sorunları ile karşılaşma olasılığı çok yüksektir.

Fazla alkol tüketen erkelerde ise spermlerde şekil, kalite ve sayı bakımında olumsuzluklar ortaya çıkabilir. Alkol kadınlarda gebe kalmayı engelleyerek oluşan gebeliklerde bazı kusurlara yol açabilir.

Gebelik için en ideal yaş

20 – 30 yaş arası kadınlarda gebelik için en ideal yaş aralığıdır. 35 yaşın üzerindeki kadınlarda doğal olarak doğurganlık kabiliyeti azalmakta ve gebelik şansı düşmektedir. 35 yaşın üzerindeki kadınlarda oluşan gebeliklerde problem yaşanma olasılığı da çok yüksektir. Çok erken yaşlarda oluşan gebeliklerde de ölü doğum, ani bebek ölümleri ve düşükler ile karşılaşma ihtimali yüksektir. Yardımcı üreme tedavilerinde ileri yaş anne adaylarında çok başarı sağlanamaz. Bu nedenle erken menopoz ihtimalide göz önünde bulundurularak gebe kalma yaşı fazla ertelenmemelidir. Çünkü ilerleyen yaşla beraber anne olma şansı da azalmaktadır.

Sıla Yılmazer

Ben Sıla Yılmazer, tutkulu bir kadın doğum hemşiresi olarak kadın sağlığına adanmış bir sağlık profesyoneliyim. Doğum hemşiresi olma yolculuğuma İstanbul'da doğup büyüyerek başladım. İnsanlara yardım etme ve sağlık alanında hizmet verme tutkumu genç yaşlarda keşfettim ve bu beni doğum hemşiresi olmaya yönlendirdi. Üniversite eğitimimi birinci sınıf bir üniversitede tamamladım ve kadın doğum hemşiresi olarak nitelikli bir uzmanlık kazandım. Kariyerime bir doğum kliniğinde başlamamın ardından anne adaylarına destek olmak için sabırsızlanıyorum. Onların yanında olmak, doğum sürecinde rahatlamalarını sağlamak ve güvende hissetmelerini sağlamak benim için en önemli önceliklerden biridir. İşimi yaparken empati yeteneğimi kullanarak anne adaylarına duygusal ve fiziksel destek sunmaya çalışıyorum. İletişim becerilerimle her bir anne adayıyla etkili bir iletişim kurarak ihtiyaçlarını anlamaya çalışıyor ve onları yönlendirerek doğum sürecinde rahatlatıcı teknikler uygulamalarını sağlıyorum. Kadın sağlığı ve doğum süreci konularında sürekli olarak kendimi güncel tutmak için araştırmalar yapmaya ve mesleğimdeki en son gelişmeleri takip etmeye önem veriyorum. Amacım, her anne adayının sağlıklı ve olumlu bir doğum deneyimi yaşamasını sağlamak ve onlara destek olmak için elimden gelenin en iyisini yapmaktır. Kadınların doğum sürecinde güvende hissetmeleri, onları rahatlatmamıza ve sağlıklı bir başlangıç yapmalarına yardımcı olur.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu